beklemek

beklemek, kayboluşun başlangıcıdır.

Yayım tarihi
kahperengi olarak sınıflandırılmış

büyüyeceksin

büyüyeceksin, daha da güzelleşeceksin. ama unutma ki daha çok üzüleceksin. .. seni kandırmak için bekleyecekler, üzmek için sıraya girecekler, ve her seferinde yine kanacaksın. .. bazen başkalarını üzeceksin, gözyaşlarına sebep olacaksın. ama öğreneceksin. .. iyiliğin adımını atmayı öğreneceksin, yürüdüğünde korkmayacaksın. çünkü yine düşeceğini bileceksin. .. güzelliğin sahteliğini öğreneceksin, dilin yalanlarını görüp, sessizleşeceksin. ama en çok… Okumaya devam et büyüyeceksin

unutmak

.. ve bir kadının kolları arasında ağlamak, gözyaşı dökmek.. sessiz sakin ama adımları kuvvetli inanışın, can çekişen çığlıkları arasında yürünmeye çalışılan bir yol gibi.. .. dokunulan tenler ve ruhlar, fakat sessizlik ardında unutulan tüm umutlar.. ve unutmaksa, cennetin kapılarını aralayan bir düş gibi..

kırılma noktası

İnsan geriye dönüp baktığında, hayatındaki kırılma noktalarını çok çabuk fark ediyor. Belki de geçmişe takılmaların altındaki temel sebep bu olabilir. Çünkü o ince kırılmalarda, ufacık bir çizgi farklı olsa, çok farklı düşüncelerin ve hayatın içerisinde yaşanıyor olabilirdi. Bu anlamda kader olarak adlandırılan çizginin kırılmasını hayal etmek çokta zor bir düşünce olmayabilir. Bazen değiştirilmek istenen çizgiler… Okumaya devam et kırılma noktası

siyah

bu gece tüm kırılmış kalplerden özür dileme vaktidir.. kapattığım tüm kapılara, kaçındığım tüm yollara ve de yaşanmasına izin vermeyerek belki de çok üzdüğüm tüm güzelliklere.. .. maalesef artık değiştim. insanlara inancı kalmayan, aşk anlayışı kandırılmış, tutulmayan sözlerle hiç edilmiş, üzerine utanılmadan iç dünyası piç edilmiş bir gerçekliğim. yokluğumdan doğan rüzgârların sessizliğiyim. yalnızlığın kalbi, mutsuzluğun başlangıç noktasıyım.… Okumaya devam et siyah

kırıntılar

Hayatım boyunca hiçbir şekilde adını görmek istemediğim insanlar ve temizleyip, arınmak istediğim çok fazla hayat kırıklığı var. Çünkü bunlar artık beni ben yapan şeyler değil, benliğimi benden çalan şeyler bütününü oluşturuyor… Bunca kırıntının parçalarını birleştirmek, binlerce taşlık domino oluşturmaktan farksız hale geldi. Nereden toparlamaya çalışırsam çalışayım, bir rüzgâr oluşturduğum tüm taşları devirmeye başlıyor. Tekrar başa… Okumaya devam et kırıntılar

kısa

yağmurların ardında, arınmanın eşiğinde; kaybolmuş bir devrin, yeniden var olma vaktidir.. .. düşlerin ardında, gecenin karanlığında; dinlenmiş bir ruhun, yeniden aşık olma vaktidir..  

sanrılar

Gecelerde farkındalıkları artıran bir ağırlık var. Sebebini ve nedenini çözemediğim karanlık bir çizgi, yorgunluk ve sanrılar zinciri etrafımı sarıyor. Yorgunluk hiç olmadığı kadar keskin, gözlerim hiç olmadığı kadar aydınlığa bakamaz hale geldi. İçimde var olmayan bir karmaşanın, ne olduğunu bilmediğim varlığıyla el ele yürüyor halde olmak biraz yorucu hale geliyor. Yaşamın koşuşturmacasının ardında kaybolmak, bu… Okumaya devam et sanrılar

düş

Ufak bir evimiz olsun istiyorum.. Yerleri koyu kahverengi parke olsun ve bitiminde beyaz duvarları başlasın. Alçılı dümdüz duvarlara sahip olsun. Aslında yerde halı olmasın. Belki sadece üzerine uzanılabilecek kadar bir halı olsun. Pencereleri upuzun olsun. Tabii ki uzun pencerelere de yüksek tavan yakışır, tavan alabildiğince uzun olsun.. Pencerelerin yanında beyaz L şeklinde bir koltuk takımımız… Okumaya devam et düş

damla

içimizdeki sevgi bir bardak su gibi.. bardak bu kadar boşken taşamazsın çocuk. içindeki tüm sevgiyi saçamazsın, uzun zaman önce içinde kurumuş, sana ait olmayan bir şeyi, yeniden yerine gelmeden, taşıramazsın. .. içerideki sevgi o kadar kurumuş ki, birkaç su damlası gibi anlarla, koca bardak doldurmak o kadar zor ki. hele de bardak sızdırıyorken.. .. “dedi… Okumaya devam et damla