soğuk ve gri

şehr-i hüzün,
bugün gri’sin yine..
kalabalık caddelerinde,
yalnızlaştırıyorsun insanları..
mutluluğun rengi akmış yüzünden,
tüm canlılığınla somurtuyorsun yine..
ve yine saklıyorsun ardında kalan güneşi..
..
ruhunu kaybetmiş bir beden gibi,
alışmışsın yine gözünü karartmaya..
korkmuyorsun hiç,
vermiyorsun insanlara ışığını..
korkuyorlar..
görmüyor musun ?
..
inanmaktan kaçmak için,
bahaneler ardına saklanan,
küçücük elleri olan,
bir sürü beden var..
içinde barındırdığın..
..
hangi birine yardım edebilirsin ki?
hangi birine yardım etmeyi isteyebilirsin?
..
soğuğun sarmışken tüm bedenleri,
yalnızlaştırıyorsun yine herkesi..
..
gri’sin..
hep soğuksun..
inancımı çalıyorsun..
ellerim boş,
yürüyorum sokaklarında..
..
sevemiyorum seni.
yürüdüğüm bu yollar artık canımı acıtıyor.
inanmaya çalıştıkça sana,
önüme bir taş koyup,
yere düşürmek için çabalıyorsun..
..
korkuyorum artık.
hiç olmadığım kadar korkuyorum,
bu sokaklarda yürümekten..
..
korkularımın üzerine gidiyorum!
ama onlar benim üzerime daha çok geliyor,
sessizleşiyorum yine..
..
yürüyorum amaçsızca yorgun ve düşüncelerle dolu.
arıyorum bir şekilde benden çalıp götürdüğün o gülümsemeyi..
her sabah uyandığımda bana kattığın o somurtkan yüzden,
tiksiniyorum..
..
tutunmaya çalışıyorum gördüğüm en ufak dala,
sana inat!
ama sen yine bir şekilde,
elimden çalıp götürüyorsun her şeyimi,
her zaman aldığın gibi..
..
birisi geldiğinde soğuktu,
birisi gittiğinde de..
ellerim üşüdü, nefes alamadım..
bilirsin,
ben soğuğu hiç sevemedim ki..
..
üşüdüm içten içe,
pencereden gelen soğuğun yanında.
ısınırım dedim her şeye rağmen,
bir sıcacık gülümsemeyle..
..
hiç olmuyormuş aslında..
..
alıntılamak istediğim şarkı sözleri,
canımı yakıyor lanet olası şehirde.
..
gitmek istiyorum buralardan,
uzaklaşmak..
biraz olsun,
nefes alabilmek..
..
hiç olmamış gibi,
kaybolmalıyım sokaklarından.
görmemeli kimse yüzümü.
..
asmasın insanlar suratlarını diye,
kaybolmalıyım bu gece..
..
ve sanırım..
gitmem gerek,
senin için,
kendim için..
gitmeliyim..