neden
nasıl yaşayabiliyorsunuz, veya hayata karşı, nasıl ayakta durabiliyorsunuz? .. hayat ve hayat kavramı bu kadar eksik ve hatalı iken, bu kadar yanlış ve bu kadar anlamsızken, nasıl nefes alabiliyorsunuz? .. keza onu bile zorunluluktan otomatik yapıyorken.. .. sistemli…
kırılgan satırlar
Eskisi kadar hayatı sorgulayamıyorum. Ufak mutlulukların ardında koşturup, çok fazla yorgunlukla geçti ömrüm. Yaşım artık 26’yı doldurup, 27’den gün çalar oldu. Eskiden umarsızca sorguladığım her şeyi artık umursamaz oldum. Bugün anneannem vefat etti. Hatta bu notu…
medcezir
Hiç karnınızdan yukarı çekilerek canınız yandığı ve üzüldüğünüz oldu mu? Benim ilk kez oldu. İlk defa nefesimin kesildiği, yorgunluğu hissettiğim ve hiçbirşey yapamamanın verdiği acizliğin o yorgun hissinin tam ortasında durmaya çalışıyorum. İlk kez üzüntüm kendime…
altı çizili cümleler
Hayatta en çok neyi özlüyorsun diye sorsalar, gülüşleri diye yanıtlarım. Yüzümden eksiltmemeye çalışsam da, karşıdaki insanın hissettirdiği gülüşe gülümsemek, benim için daha da fazla kıymetli olmuştur. Bu yüzden yüzleri hep gülümseyen dostlar edinmeye gayret…
parlak çizgiler
karmaşık hislerimin, durak noktaları gibi. .. dünyanın en güzel hissine, karmaşık bir dönemde kapılmak.. .. yorucu karanlık bir dönemin kapısında, ellerimin yeniden ısınması gibi.. .. minik bir kalbin kocaman hisleriyle, elmas bir kalbi parlatabilmesi öyle zor ki.. …..
Veda
Yollar yollara karışıyor, her bir çizginin üzerinden geçtikçe bir diğeri can yakıyor.. Karanlık her yeri kaplamış, hüzünse çökeli çok olmuş.. Bu şehirden çok fazla ayrıldım, ama hiç bu kadar zor ve ağır olmamıştı.. Belki de yaşadığın hayatı ilk kez uzaktan fark etmemi…
ilk masal
Daha önce de buralarda bahsetmiştim galiba. Ben sevmeyi cidden bilmiyor olabilirim. Ya da zaman içerisinde sevgi anlayışım öyle çok değişti ki, karşımdakinin görebileceği bir şekilde aktaramıyorum. Elbette ki karşımdaki insanın bunda herhangi bir kusuru yok. Tüm…
bu kadar zor olmamalı
Hayatlarımızda kesişemiyoruz demek zor geliyor. ‘Zamanları kesiştiremiyoruz, hepsi bu..’ diye söylemek en doğrusu.. Hiç doğru zamanın gelmeyeceğine inandığınız olur mu? Benim fazlaca olur. Hatta çoğu hissimin yerini hep bu kaplar. Yanlış zamanda, yanlış…
yol
Bir şeyler yazacak ve hatta bir şeyler anlatacak kimsemin pek kalmadığı dönemlerin tam ortasından yürüdüğümü hissediyorum. Orta yaş dediğimiz şeye yaklaşmanın minik kırıntılarından bir tanesini taşımaya başladığımdandır belki de. Aslında anlatacak hiçbir şeyim yok…
aç kanatlarını
belki günün birinde aşık olacağını, sevileceğini zannedeceksin.. olamayacağından değil, sadece aşk olmadığını fark edeceksin.. .. günler birer birer azalıp, hayatından insanlar geçecek. fark etmeyeceksin hislerini; birer birer aşk diyeceksin. .. fotoğraflar çekilip,…
beklemek
beklemek, kayboluşun başlangıcıdır.
büyüyeceksin
büyüyeceksin, daha da güzelleşeceksin. ama unutma ki daha çok üzüleceksin. .. seni kandırmak için bekleyecekler, üzmek için sıraya girecekler, ve her seferinde yine kanacaksın. .. bazen başkalarını üzeceksin, gözyaşlarına sebep olacaksın. ama öğreneceksin. .. iyiliğin…
unutmak
.. ve bir kadının kolları arasında ağlamak, gözyaşı dökmek.. sessiz sakin ama adımları kuvvetli inanışın, can çekişen çığlıkları arasında yürünmeye çalışılan bir yol gibi.. .. dokunulan tenler ve ruhlar, fakat sessizlik ardında unutulan tüm umutlar.. ve unutmaksa,…
kırılma noktası
İnsan geriye dönüp baktığında, hayatındaki kırılma noktalarını çok çabuk fark ediyor. Belki de geçmişe takılmaların altındaki temel sebep bu olabilir. Çünkü o ince kırılmalarda, ufacık bir çizgi farklı olsa, çok farklı düşüncelerin ve hayatın içerisinde yaşanıyor…
siyah
bu gece tüm kırılmış kalplerden özür dileme vaktidir.. kapattığım tüm kapılara, kaçındığım tüm yollara ve de yaşanmasına izin vermeyerek belki de çok üzdüğüm tüm güzelliklere.. .. maalesef artık değiştim. insanlara inancı kalmayan, aşk anlayışı kandırılmış, tutulmayan…
kırıntılar
Hayatım boyunca hiçbir şekilde adını görmek istemediğim insanlar ve temizleyip, arınmak istediğim çok fazla hayat kırıklığı var. Çünkü bunlar artık beni ben yapan şeyler değil, benliğimi benden çalan şeyler bütününü oluşturuyor… Bunca kırıntının parçalarını…
kısa
yağmurların ardında, arınmanın eşiğinde; kaybolmuş bir devrin, yeniden var olma vaktidir.. .. düşlerin ardında, gecenin karanlığında; dinlenmiş bir ruhun, yeniden aşık olma vaktidir…..
sanrılar
Gecelerde farkındalıkları artıran bir ağırlık var. Sebebini ve nedenini çözemediğim karanlık bir çizgi, yorgunluk ve sanrılar zinciri etrafımı sarıyor. Yorgunluk hiç olmadığı kadar keskin, gözlerim hiç olmadığı kadar aydınlığa bakamaz hale geldi. İçimde var olmayan…