parlak çizgiler

karmaşık hislerimin, durak noktaları gibi. .. dünyanın en güzel hissine, karmaşık bir dönemde kapılmak.. .. yorucu karanlık bir dönemin kapısında, ellerimin yeniden ısınması gibi.. .. minik bir kalbin kocaman hisleriyle, elmas bir kalbi parlatabilmesi öyle zor ki.. .. ve fazlasıyla başarılı oluyor.. .. yürüdüğüm tüm yolların; çizgileri parlak, etrafı karanlıktı. bazen ışıksızlıktan tüm yaptığım, tanrıyı… Okumaya devam et parlak çizgiler

Veda

Yollar yollara karışıyor, her bir çizginin üzerinden geçtikçe bir diğeri can yakıyor.. Karanlık her yeri kaplamış, hüzünse çökeli çok olmuş.. Bu şehirden çok fazla ayrıldım, ama hiç bu kadar zor ve ağır olmamıştı.. Belki de yaşadığın hayatı ilk kez uzaktan fark etmemi sağlıyordu bu gidiş.. Soğuktur Ankara. Bir de alabildiğince fazlaca gridir. Bazen de resmidir.… Okumaya devam et Veda

ilk masal

Daha önce de buralarda bahsetmiştim galiba. Ben sevmeyi cidden bilmiyor olabilirim. Ya da zaman içerisinde sevgi anlayışım öyle çok değişti ki, karşımdakinin görebileceği bir şekilde aktaramıyorum. Elbette ki karşımdaki insanın bunda herhangi bir kusuru yok. Tüm insanlara olan inançsızlığım, kızgınlığım; sevgimi paylaşırken bile sorun çıkartabiliyor. Ama doğrusunu öğrenmek için fazlaca çabalıyorum.. Büyüdükçe değişimin bu kadar… Okumaya devam et ilk masal

bu kadar zor olmamalı

Hayatlarımızda kesişemiyoruz demek zor geliyor. ‘Zamanları kesiştiremiyoruz, hepsi bu..’ diye söylemek en doğrusu.. Hiç doğru zamanın gelmeyeceğine inandığınız olur mu? Benim fazlaca olur. Hatta çoğu hissimin yerini hep bu kaplar. Yanlış zamanda, yanlış yerde, bazen çok yakın, bazense çok uzakta oluşunuz etkilidir. Hep olduğu gibi, doğru zaman bu yüzden hiç gelmeyecektir. Gelmeyeceğini bile bile izlersiniz..… Okumaya devam et bu kadar zor olmamalı

yol

Bir şeyler yazacak ve hatta bir şeyler anlatacak kimsemin pek kalmadığı dönemlerin tam ortasından yürüdüğümü hissediyorum. Orta yaş dediğimiz şeye yaklaşmanın minik kırıntılarından bir tanesini taşımaya başladığımdandır belki de. Aslında anlatacak hiçbir şeyim yok derken gerçekçi davranıyordum. Çünkü ciddi anlamda anlatacak hiçbir şeyim, hiçbir hissim, hiçbir düşüncem yok. Tamamen bir boşluktayım. Hatta bu boşluk içimde… Okumaya devam et yol

aç kanatlarını

belki günün birinde aşık olacağını, sevileceğini zannedeceksin.. olamayacağından değil, sadece aşk olmadığını fark edeceksin.. .. günler birer birer azalıp, hayatından insanlar geçecek. fark etmeyeceksin hislerini; birer birer aşk diyeceksin. .. fotoğraflar çekilip, sosyalleşeceksin. bir diğeri giderken, öbürünü sileceksin. kalkıp üstüne bunlara, aşk diyeceksin. sonra aşk nerede diye, hep söyleneceksin. .. hisler aldatıcıdır. insanlar daha da… Okumaya devam et aç kanatlarını

kırılma noktası

İnsan geriye dönüp baktığında, hayatındaki kırılma noktalarını çok çabuk fark ediyor. Belki de geçmişe takılmaların altındaki temel sebep bu olabilir. Çünkü o ince kırılmalarda, ufacık bir çizgi farklı olsa, çok farklı düşüncelerin ve hayatın içerisinde yaşanıyor olabilirdi. Bu anlamda kader olarak adlandırılan çizginin kırılmasını hayal etmek çokta zor bir düşünce olmayabilir. Bazen değiştirilmek istenen çizgiler… Okumaya devam et kırılma noktası

kırıntılar

Hayatım boyunca hiçbir şekilde adını görmek istemediğim insanlar ve temizleyip, arınmak istediğim çok fazla hayat kırıklığı var. Çünkü bunlar artık beni ben yapan şeyler değil, benliğimi benden çalan şeyler bütününü oluşturuyor… Bunca kırıntının parçalarını birleştirmek, binlerce taşlık domino oluşturmaktan farksız hale geldi. Nereden toparlamaya çalışırsam çalışayım, bir rüzgâr oluşturduğum tüm taşları devirmeye başlıyor. Tekrar başa… Okumaya devam et kırıntılar

kısa

yağmurların ardında, arınmanın eşiğinde; kaybolmuş bir devrin, yeniden var olma vaktidir.. .. düşlerin ardında, gecenin karanlığında; dinlenmiş bir ruhun, yeniden aşık olma vaktidir..