umutların bittiği yerde
o iskelede oturuyorum bu gece..
deniz biraz hırçın, dalgalar sahile çok hızlı çarpıyor..
o kadar karanlık ki önümü bile göremiyorum neredeyse..
bütün unsurlarıyla, yalnızlığın nefesini ensemde hissediyorum..
bugün, korkuyorum birazda..
bir ses sordu neden korkuyorsun diye,
zaten yalnızsın!
daha kötü ne gelebilir ki başına dedi..
haksız da değildi..
..
düşünmeye fırsatım oldu biraz,
gözlerimi kapattım,
dalga sesleriyle bütünleştim..
serbest bıraktım düşüncelerimi,
hayatım akıp gitti yavaşça içimden.
ve kalbim..
dalgalara bıraktım..
ne gariptir ki,
senin olmaya geldim, sesleri geliyor kulaklarıma,
hasret kalmışım her şeye..
o kadar güzel geldi ki bu seslerle..
..
gözlerimden bir damla yaş süzülüyor bu gece,
hiç’liğime üzüldüm..
ilk kez..
bir sigara yakıp, şarap kadehi elimde,
bir nefes ve bir yudum alıp
denize atlamak istedim şu an..
ne var’lığım hissedilmişti,
ne de yok’luğum hissedilirdi.
ama dur dedi yine o ses,
ihtiyaçları olunca fark ederler
dedi..
ya benim olursa ? dedim.
sustu..
ben de sustum..
..
bugün çocukluğumu özledim biliyor musun ?
saflığımı, bilinmezliklerimi..
sonucuna rağmen yapmayıp göze aldığım onca büyük şeyleri..
büyümek hiç güzel değilmiş..
..
ben bu sahneyi görmüştüm..
çok zaman önce..
hayallerimde değil..
şimdi orada oturuyorum,
kahperengi sandalyemde..
ya sandalye kırılsın,
ya da iskele yıkılsın..
al beni..
olur mu ?
Yorumlar
“umutsuzluk” için 2 yanıt
Bu benim favorilerimden oldu galiba.Sebebini bilmiyorum ama demekki içinde benden birşeyler gördüm.
Bişey daha demek istedim hani şiirleri yazmak için biraz tecrübeli olmak lazım ya , hani hayat konusunda aslında sizi bunları okuyarakta anlayabiliriz diyorum Fatih abi 🙂
yalnız kalmaktan daha kötü
şeyler de vardır hayatta,
ama genellikle
bir ömür alır bunun
farkına varmak,
o zaman da
çok geçtir,
ve çok geçten
daha kötü
bir şey yoktur
hayatta.
Charles Bukowski