Etiket: gözyaşı
-
gri
korkutucu bir sessizlik var düşüncelerimde.. adımlarıma dikkat ederek yürümeye çalışıyorum, ses çıkarmaya korkan ürkek bir çocuk gibi.. ilk defa olmasa da, yine o duvarlar önümde.. .. yaşantıma dair umudum olsa da, sessizliği tercih ediyorum yine ve yeniden. sebebi ise çok net. istemek, gerçekleştirmeye yetmiyor. .. hayatta yüksekten atmamak adına, çok az ve erişebilir şeyler istedim.…
-
suskunluk
bir insanı sevdiğinizi, nasıl anlayabilirsiniz ? daha da önemlisi; nasıl anlatabilirsiniz ? .. anlamsız sorular topluluğunun, cevaplanamayan en büyük örneği bunlar. .. susarak anlatamadığınız, duygular bütünü. .. konuşmadığınız, sessizliği tercih ettiğiniz, sessizliğin ses olabilmesini istediğiniz, o özel an. sadece suskunluktan ibaret olur. .. aslında anlatamazsınız, neler söyleyeceğinizi. duraksarsınız her seferinde. sebebi çok açıktır. yanlış kelimelerden…
-
kayboluşun anahtarı
hislerim artık, bilinmezleri oynuyor. ne hissettiğimi bilmeden, yaşamam gerektiği gibi yaşıyorum.. .. oynadığım bu oyun bahçesi, çok tozlu.. göremiyorum hiçbir şey.. .. ağlamak istiyorum. parmaklarımda hep bir gözyaşı. anlamıyorum artık anlamsızlığı.. .. gece öyle soğuk ve manasız ki. üşüyorum sadece.. .. ellerim değil, vücudum değil, kalbim üşüyor.. .. sarmaladıkça buzlar etrafını, ısıtmak o denli zor…
-
seviyorum, yalnızlığımı
gözyaşlarımla seviyorum. umutlarımla seviyorum. umutsuzluklarımla seviyorum. hiç kimseyi hiç sevemediğim kadar seviyorum. inandıklarım kadar seviyorum. inanamadıklarım kadar seviyorum. sövdüğüm için seviyorum. sarıldığım için seviyorum. sevebildiğim için seviyorum. sessizliğim için seviyorum. sessiz olduğu için seviyorum. masalları barındırdığı için seviyorum. beni onlara inandırabildiği için seviyorum. kendime inanmadığım için seviyorum. inadına benimle yarıştığı için seviyorum. ellerim üşüdüğü için…
-
bir rüya
burası benim için bir günlük gibi hatıralarım, anılarım.. tüm hayatım belki de.. bu sayfalarda yazılı.. .. bu sabah bir rüya gördüm.. hiç tanımadığım bir kızla beraberdim. gerçek hayatta hiç görmediğim, şimdi bile yüzünü hatırlayamadığım.. .. bir deniz kıyısıydı.. sahil ile şehri birbirine bağlayan, bir tahta köprü vardı.. büyük ve geniş.. .. tam ortasına oturmayı tercih…
-
tek başıma
Göremediğimiz şeylerdi belki de, Ayaklarımızın altında ezilenler.. Görmek istemediklerimizdi.. İsteyemediklerimiz.. .. Denizin ortasındayım, Ben yorgunum. Ruhum yorgun.. Nefes almak, Rüzgarı hissetmek, Ve hatta dalgalarla Islanmak.. Ruhumu dinleniyor, Çarpan her damlada.. .. Bir çıkış arıyorum, Bir kaçış.. Ne olduğunu bilmeden, Bilinmezliklere doğru.. .. Yalnızlığa koşuyorum yine, Utanmadan, Arsızca, Bir köpek gibi! .. Gözyaşlarım süzülüyor geceye. Aldırmıyorum,…
-
hâlâ acıyor
bir çok kelime var biriken.. arkasında da seslendirilmeyi bekleyen cümleler.. ardı arkası kesilmeyen, birbiri arkasına, incecik iple tutturulmuş, kopunca başka yerlere sürüklenebilecek.. kullanımı zor kelimeler. .. söylenecek o kadar söz var ki.. dilimize yapışan, kurtulmayı bekleyen.. .. güneşin doğuşunu izliyorum, her sabah. istisnasız.. gülümsemek ile, hüzün arasında kayboluyorum, sabahın aydınlığında.. .. bazen düşünüyorum; herkes canla…
-
gülümsüyorum
hayatımda ilk kez, büyük bir değişimin ortasında buldum kendimi.. bunu yaptırabilecek pek insan yoktu, koca bir şehirden başka… .. kimilerinin hayranlık duyduğu, kimilerinin benim gibi özlem duyduğu bir yer. şehr-i İstanbul.. .. hep içimdeki duygularmış, özlem duyduğum.. bahane etmişim hep, şehrin ardına saklanarak.. ilk kez.. bu koca umut dolu şehirde, azalan duygularıma şahit oldum. ..…